Ana Sayfa Köşe Yazarları 1.08.2021 1947 Görüntüleme
Gökhan Taneri Vural

Giresunlu bir ailenin Beykozlu evladıyım. Boğaziçi Üniversitesi Fizik mezunu olup bilgi iletişim sistemleri ve elektrik altyapı sistemleri kurdum. Yaklaşık 600 kişiye iş imkanı sağladım. Bu kişilerin büyük çoğunluğu Beykozludur. Siyasete girdim öncelikle Beykoz'a ve Ülkeme hizmet etmek için gönül verdim.Kırk yaşımdan sonra Anadolu Üniversitesi Yerel Yönetimler Bölümünden sonrasında da Kamu Yönetimi Bölümünden mezun oldum. Evli ve iki çocuk babasıyım. Benim olduğu kadar tüm çocukların daha iyi şartlarda yaşaması için elimden geleni değil yapılması gerekeni yapıyorum. Daha da fazlasını yapacağım...

KAŞ YAPALIM DERKEN GÖZ ÇIKARMAYALIM

Ormanlarımız yanıyor. Özellikle Akdeniz bölgesindeki ormanlar ardı ardına yanıyor. Komplo teorileri aldı başını gitti, hele hele sosyal medyadan korku vermesini seven kendini bilmezler ormana dronla alev atma videoları bile paylaştı. Neyse ki o videonun yurt dışında bir yerlerde çekildiği ana haberlerde bile yer aldı. Hava zaten 40 derecenin üstünde günler yaşıyoruz, biraz da dikkatsiz bir milletiz. Kasıtta olabilir ancak zararın neresinden dönsek kardır. Günlerdir yangın haberlerinden başka gündem yok. Vallahi işkilleniyorum kimbilir başka neler oluyor da haberimiz yok. Neyse yangını söndürmek ve önlemek için çalışma şart ama esas yangın sonrası yapılacakları iyi belirlemek gerekir.

 

Zannetmek zaten sıkıntılı bir süreç. Peşin hüküm vermek gibi bir durum. Oysa öyle şeyler var ki, iyilik yapıyorum derken en büyük kötülüğü yaparsınız.

Örneğin Akdeniz ormanlarında yaşadığımız, çoğumuzun içi sızlayarak izlediği orman yangınları gibi. Ormanın yanması gerçekten kötü bir şey, hele içinde barındırdığı hayvanları düşündüğünüzde içinizin sızlamaması mümkün değil ancak akdeniz ormanlarında durum biraz farklı. Tabi keşke yanmasaydı güzelim ormanlarımız ama çılgınca girişilen ağaç dikme seberberliği çağrıları iyi niyetli olmasına rağmen inanılmaz kötü sonuçlar doğuracaktır. Neden mi, çünkü Akdeniz ormanları onbinlerce yıldır sıklıkla yangın geçirdiği için bitki örtüsü de ona göre evrimleşmiştir. Dolayısıyla Akdenizde orman yangınından sonra ormanın yok olması söz konusu bile değildir. Özellikle Kızılçam ağacı tohumlarını yangından korumak için bazı kozalaklarını kapalı tutar, yangından sadece bir kaç hafta sonra bu kozalaklar açılır, besin ve mineral yönünden zenginleşmiş yanmış toprağa ulaşır. Bu tohumlar gelecek bahara genç fideler olarak gelişir. Yangından sonra toprağı iş makineleri ile temizleyip ağaç dikme çılgınlığı biyolojik çeşitliliğe çok büyük zarar verir. Gelecekteki bitki tür bileşimini değiştimek o bölgenin ekolojik dengesini bozmak demektir.

 

Doğaya müdahale etmeden önce ekoloji uzmanlarına danışmak çok önemlidir zira sosyal medyada iyi niyetli ağaç dikme seferberliği çağrıları içsızısı çok olan bu millet tarafından çılgınca uygulanırsa sanılanın aksine doğaya yangından daha büyük zarar verecektir.

 

50 sinden sonra Tarım Teknolojileri okuyan biri olarak diyorum ki üniversiteler sadece okuyup mezun olmak ve diploma sahibi olmak için kurulmuş okullar değildir. Üniversitelerde araştırmalar akademik olarak yapılır öğretim üyeleri de yıllarını bir bilim dalının gelişmesi için harcarlar. Bu emekten ve tecrübeden günlük hayatınızda faydalanmak ise size kalmış ama devlet olarak faydalanmamak ancak geri kalmışlığın bir göstergeai olur. Elindeki muazzam imkanları kulllanmayıp elin elalemin dediğine göre uygulamalar yapma ise ancak salaklıkla ifade edilebilir. Bilim en büyük kaynağımızdır. Peygamber efendimiz bile “ilim çindeyse bile onu bulun” diyerek yol göstermiş ama son yıllarda ilim ile bilim birbirinden farklı anlaşılır oldu. Neyse ilim konusunu bir başka yazımda yazayım, siz siz olun Allahın verdiği aklı onun gösterdiği yolda kullanın, farklı kullanınca şeytana uymuş olursunuz. Benden yazması.

 

01 Ağustos 2021

Gökhan Taneri VURAL

 

Kavacık Mah. Fatih Sultan Mehmet Cad. Tonoğlu Plaza No: 3/4 - +90 532 387 73 79 - BEYKOZ - İSTANBUL

Tema Tasarım | AnatoliaWeb