CHP de kurultay süreci başladı. Bir değişim lafı her zaman ki gibi gündemde. Değişim lafla değil gerçekten olduğu zaman sonuçlar değişir. Uzun yıllar partide bu değişim çalışmalarına mesai harcamış biri olarak, aslında basit fakat samimi değişiklikler yapıldığında gelecek seçimler için umut doğabilir.

2015 yılında Sayın Murat Karayalçın İstanbul il başkanı olduğunda bu konuyla ilgili ciddi bir çalıştay yapmıştı. Çalıştayın adı “ Yeni Örgütlenme Modeli ve Anlayışı” idi. Partide uzun yıllar emek vermiş, görev almış yaklaşık 120 kişi İl Başkanının özel çağrısı ile bir araya gelmiş, üç ayrı grupta yaklaşık altı ay, hafta iki gün toplanarak, her bir toplantının 6-8 saat civarında sürdüğü muhteşem bir çalışma olmuştu. Bu Çalıştayın Başkanı Sayın Prof.Dr. Tolga Yarman ve Sayın Hülya Alp Hanımefendi seçilmiş, sekretaryasını da ben yapmıştım. Üç ayrı grupta oluşturulan metinler birleştirildi ve bir kitapçık haline İstanbul İl Kongresinde oy birliği ile Büyük Kurultaya sunulmasına karar verilmişti.

Her ne kadar Çalıştay bildirisinin içerisinde seçimler çarşaf liste ile yapılmalı diye yazıyor ve oybirliği ile kabul edilmiş olsa da o kongre blok liste ile yapılmıştı. Kongre divan başkanı Sayın Ercan Karakaş da Çalıştaya büyük katkılar sunmuştu. Ancak yine de mevcut tüzük gereği yapılan oylamada oy çokluğu ile blok liste ile seçimlerin yapılmasına karar verilmişti. Gerçi oylama sırasında delegelerin yarısı salon dışında idi ama demokrasinin gereği salonda var olan delegelerin oylarının çoğunluğu yetmişti.

Büyük Kurultayın divan başkanı Sayın Murat Karayalçın seçilince kendi kendime partideki haksızlıkların önüne geçebileceğimizi ve değişimin başlayacağını düşünerek umutlanmıştım. Ancak gündeme bile gelmemiş, gündeme gelen tüzük değişikliği ise “6 ay içerisinde yerel veya genel seçim olması halinde kongre ve kurultaylar ertelenir” maddesi olmuş ve bu şekilde tüzük değiştirilmişti. Yaklaşan yerel seçimler Mart ayında olacağından Eylül ayına kadar Büyük Kurultay yapılması gerekir.

Çünkü umutlar yaklaşan kurultayda. Hazır değişim rüzgârı çıkmışken gerçekten umut olabilecek değişikliklerin yapılaması ve uygulanması mümkün olabilir. Her ne kadar söylemler, açıklamalar değişim yapılması yönünde olsa da nasıl bir değişim olacağı konusunda ortak bir hazırlık yok. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu bir manifesto yayınladı. Hatta bir internet sitesi vasıtası ile görüş bildirmek isteyenlere yer verdi. Tabii CHP de üyelerine mesaj göndererek benzer bir görüş talebinde bulundu ancak yazılacak metin 500 kelimeyi aşmayacak şekilde bir bildiri sayfası açıldı.

Herkesten görüş almak iyidir ancak yararlanacaksan iyidir. Hele hele parti tarihinde, yakın geçmişinde değişim konusunda ciddi çalışmalar var ise onları da dikkate almak gerekmez mi? Altında partinin ileri gelen onlarca kişinin imzası olan, dönemin tüm il delegelerinin onayını almış bir çalışma görmezden gelinebilir mi? Arşivlerdeki çalışmalar göz ardı ediliyor ve her seferinde sil baştan göstermelik bir çalışma ile sadece parti içi iktidarı değişiminden bahsediliyor gibi geliyor bana.

Geçmişini dikkate almayan, hele hele yüzlerce kişinin meşakkatli emeğine değer vermeyen bir değişim arka planında başka bir amaç taşır. Yani bozuk düzene yeni patron aranıyor demektir.

Gerçekten manifestoda da yazdığı gibi “etkin ve iktidar alternatifi olmayı başaramayan bir muhalefet yapısı” nın değişmesi imkânı varken değişemiyorsa gençlerin neden yurt dışına kaçma telaşında olduğunu daha iyi anlayabiliriz.

06 Temmuz 2023

Gökhan Taneri VURAL