Ana Sayfa Köşe Yazarları 27.10.2022 1023 Görüntüleme

HİSTERİK KÖRLÜK

Bir süre sonra;

Neden ilk öğrendiğin kadar dikkatli kullanamıyorsun arabayı ?

Neden ilk öpüştüğün kadar ki kadar sevemiyorsun ?

Her şeyi otomatiğe bağladığın için mi?

 Adam; Nasrettin Hoca, çok yoksulum, geçindirecek bir dolu boğaz var. Ne yapayım?

 Nasrettin Hoca; İki şey yapabilirsin. Ya ekmek pişirebilirsin, çünkü insanlar yaşamak zorunda.

Ya da kefen yapabilirsin, çünkü yaşayanlar elbet bir gün ölecek. Bu sayede hep işin olur.

Bir süre sonra;

Adam; İki işte olmadı. Ve durumum daha da umutsuz.

Nasrettin Hoca; Ama anlamıyorum. İnsanlar yaşarken yemek zorunda ve öldüklerinde akrabaları için kefen almak zorunda.

Adam; Fakat anlamıyorsun. Bu köyde kimse hayatta değil ve kimse ölmüyor. Tek yaptıkları sürüklenmek.

Hayatın anlamını arama ve bulma kaygılarımız çok boş ve biçare davranışlardır.

O boş tasın içini dolduracak ona anlam katacak olan biziz.

Bu aradığımız eşyanın üstüne oturmak gibi bir şey.

Bizim en büyük çaresizliğimiz, en büyük kasvetimiz, en büyük kaosumuz çözümün başkalarında, başka yerlerde olduğuna ait histerik kaçamağımızdır.

Sizin hayatı ne kadar değiştirmek istediğinizle değil hayatın size göstermek istediğiyle yönetilir algılarınız.

Bu büyük serüveninizin size ait olabilmesi için çabalamaz iseniz eğer Nasrettin Hoca’ya yakaran adam gibi, kendi konfor alanınız içinde sürüklenmeye devam edeceksiniz.

Yaşamaya değil….

Kavacık Mah. Fatih Sultan Mehmet Cad. Tonoğlu Plaza No: 3/4 - +90 532 387 73 79 - BEYKOZ - İSTANBUL

Tema Tasarım | AnatoliaWeb